Karsinom Yazıları
Kutanöz skuamöz hücreli karsinom (SCC) epidermis keratinositlerinin malign bir proliferasyonudur. Güneş ışınları ile temas miktarı ve açık deri tipi melanom dışı deri kanserlerinde temel risk faktörlerindendir.
Kanseri anlamak için normal hücrelerin nasıl kansere dönüştüğünü bilmek faydalı olacaktır.Vücudumuzdaki sağlıklı hücreler bölünebilme yeteneğine sahiptirler.
Kanserin belirtilerini bilmek hastalığın erken teşhisi açısından önemlidir, ancak bu belirtilerin birine veya daha fazlasına sahip olmak kişinin kanser olduğu anlamına da gelmez.
Sigara, alkol vb. gibi risk faktörleri kontrol edilebilirken, yaş, genetik özellikler gibi bazı risk faktörleri de kontrol edilememektedir.
Yüksek miktarda hayvansal protein alımı kanser ile ilişkilendirilmektedir.
Turpgil filizi tüketimi ve antikanserojen etki arasındaki ilişkiyi değerlendiren insan çalışmaları şu şekilde özetlenebilir.
Tıp alanında zencefil kullanımının 2500 yıl öncesine dayanan uzun bir geçmişi vardır.Bu anlamda birçok ilacın önemli bir parçasıdır.
Vücudumuza mikroplar girdiği zaman B hücreleri Plazma hücrelerine döner. Sağlıklı bir insanda kemik iliğindeki 100 hücreden 5 veya daha azı plazma hücresidir.
Baş ve boyun kanserleri, erken teşhis edildiğinde tedavi edilebilen kanser türleri arasında yer almaktadır. Baş ve boyun kanserlerinin büyük çoğunluğu erken dönemde belirti verirler.
Mide kaburgaların altında karnın üst bölgesinde yer alan içi boş büyük bir organdır. Yiyecekler ağızdan özefagus (yemek borusu) aracılığıyla mideye ulaşırlar.
Serviks kanseri önlenebilir bir hastalıktır. Smear/Pap-smear testiyle tarama sayesinde erken tanı ve etkin bir tedavi mümkündür.
Safra kesesi kastan yapılmış armut biçimimde bir torbadır ve karaciğerin altında bulunur. Karaciğerin yaptığı safra küçük kanalcıklarda toplanır ve ana safra kanalına dökülür.
Son yıllarda safra kesesi kanserlerinden daha sık görülmektedir.Karakteristik erken bulgu söz konusu değildir.
Prostat kanseri ABD’de erkeklerde ikinci sıklıkta görülmektedir. Her yıl kanser tanısı konulan üç erkekten biri prostat kanseridir.
Pankreasın birçok önemli görevi olmakla birlikte, alınan gıdaların sindiriminde ve kan şekerinin dengede tutulmasında önemli rol oynamaktadır.
Özefagus (yemek borusu) yiyecek ve içecekleri boğazdan mideye taşıyan içi boş tüp şeklinde bir organdır.
Cilde rengini veren melanositlerden kaynaklanan bir cilt tümörüdür. Melanositler, cilde rengini veren melanin pigmentini yaparlar.
Karaciğer kanserlerine tüm kanserler içinde daha az rastlanır. Batı toplumlarında daha nadir rastlanan bir tümördür.
Lösemi, kan hücrelerinin özellikle de akyuvarların normalin üzerinde çoğalması ile kendini gösteren bir kanser türüdür.
Kolon ve rektum, sindirim sisteminin kalın bağırsak denen kısmını oluşturur. Son 20 cm’lik kısmı rektum, buradan ince bağırsaklara kadar olan kısmı ise kolon olarak adlandırılır.
İncebağırsağın tümörleri oldukça nadir görülür. Sindirim sistemi uzunluğunun % 75’ini, yüzey alanının ise %90’ını incebağırsaklar teşkil ettiği halde tüm sindirim sistem tümörlerinin ancak %1’i incebağırsaklardan kaynaklanır.
Endometrium kanseri endometrium olarak isimlendirilen rahim iç zarının kanseridir. Rahim; alt kısımda vajinaya uzanan serviks (rahim ağzı) ve üst kısımda gövde olarak adlandırılan iki kısımdan oluşur.
Meme kanseri kadınlarda görülen kanser tipleri arasında birinci sırada yer almaktadır. Hayat boyu her 8 kadından birinin kansere yakalanma riski vardır.
Cilt dokularından kaynaklanan kanserlerdir. Birden fazla türü vardır.Cilde rengini veren melanosit simile hücrelerden kaynaklanan kanserler Malign melanoma olarak adlandırılır.
Erken teşhis edilip cerrahi olarak çıkarılırsa (nefrektomi) tamamen iyileşme şansı çok yüksektir.
Yassı (skuamöz) Hücreli Kanser Anüs deliği ve çevresindeki 5 cm mesafedeki ciltten köken alırlar.
Anüs bağırsakların dışa açıldığı dışkılamanın yapıldığı organdır. Halk arasında makat olarak adlandırılır.
Akciğer kanseri, yapısal olarak normal akciğer dokusundan olan hücrelerin ihtiyaç ve kontrol dışı çoğalarak akciğer içinde bir kitle (tümör) oluşturmasıdır.
Kemoterapi, kanser hücrelerini yok etmek veya bu hücrelerin büyümesini kontrol altına almak için antikanser ilaçlar kullanılarak yapılan tedavidir.
Kanserde yaygın olarak kullanılan tedavi yöntemleri cerrahi, radyoterapi ve kemoterapidir. Daha az sıklıkla hormon tedavileri, biyolojik tedavi yöntemleri ve hedefe yönelik tedaviler kullanılır.